Hepiniz, bir sürünün çobanı gibisiniz. Çoban sürüsünü koruduğu gibi, siz de evinizde ve emriniz altında olanları Cehennemden korumalısınız! Onlara Müslümanlığı öğretmezseniz, mesul olursunuz.) [Müslim]
Peygamberimiz (s.a.v) efendimizin hadisi gözlerimizin önünden bir an dahi gitmemelidir.
Yakın zamana kadar, bu diyarlarda mahalli tabiat şartlarının üzerine sıkı sıkıya giydirilmiş İslam kisvesinin
şekillendirdiği bir yaşam tarzımız vardı. Bu yaşam tarzında insanlar arasında kardeşlikler, komşuluklar vardı,
müşterek sevinçler, müşterek üzüntüler yaşanırdı, sevgi vardı, alış verişler, ortaklıklar vardı, hanımların hicabı olan tesettürler mukaddes kabul edilirdi, kimsenin malına kimsenin gözü takılmazdı. Gelecek nesilleri
kötülüklerden koruma gayreti vardı. Helalinden yemek, helalinden içmek hayatın temelini teşkil ederdi. Bu
muazzam nizamı kaybedeli neredeyse tam yüzyıl oldu.
Maalesef çocuklar için üretilen cips, kraker, çikolata, şekerler vb. ürünlerin üretimlerinde kullanılan proses,
katkı maddeleri ve yağlar hem sağlık ve hem dini açıdan problemler oluşturabilmektedir. Bu sorunlara çözüm olabilmesi ve kaybettiğimiz yaşam tarzımıza dönebilmek için şuurlanmaya ve bilgilenmeye mecburuz.
Fast-food, kola, sigara, alkol ve birçok zararlı kimyasal katkıların kullanıldığı gıdaların oluşturduğu yanlış beslenme biçimleri de çocuklarımızı, gençlerimizi bugünkü sıkıntılı duruma getirmiştir. Yapılan araştırmalarda
çocuk ve gençlerin fazla kilo problemlerinin büyümeye devam ettiği ve çocukların, eskisine göre daha fazla
şeker, yağ ve tuz tükettiği belirtilmektedir.
Modern hayat çocukları ve gençleri de değiştirdi. Günümüz çocukları, gençleri, sokaklarda, parklarda koşup
oynayarak değil televizyon, bilgisayar ya da DVD ile oyalanarak, chat yaparak, internet ortamında eğleniyor.
Artık onlar da yaşlılara benzemeye başladı, çoğu yerinden bile kımıldamıyor. Kısacası bir zamanlar eğlenmek
için koşan çocuklar şimdi eğlenmek için oturuyor ya da uzanıyor.
Yüz yıldır İslam ümmetine dayatılan bize yabancı, bizi adeta zehirleyen güya modern, güya batılılaşma ürünü
dejenere bir yaşam tarzı ile cebelleşiyoruz bugün. Her geçen gün bizi asırlar boyu dünyaya adeta efendi
yapan İslam ayaklarımızın altından kayar gibi oluyor.
Toplumumuzun, nesillerimizin bu endişeli durumu karşısında GİMDES olarak 2005 yılından itibaren helal
lokma konusunda önerilerde bulunarak en azından gıdada ki sorunları çözmeye yönelik çalışmalarımıza
hızla devam etmekteyiz. Helal ve tayyib ürünlerle beslenmeleri ve yaşantılarının her alanını helal ve tayyib
bir sistem içerisinde sürdürebilmeleri için helal lokmanın önemini bu sayımız vesilesi ile bir kez daha hatırlatmak istedik.
Dergimizin içeriğine, GİMDES Başkanı Dr. Hüseyin Kâmi Büyüközer, Prof. Dr. Hasan Doğruyol, Prof. Dr. Mustafa
Nutku, Prof. Dr. Ali Nihat Eskioğlu, Dr. Şerafeddin Kalay, Hatice Kübra Tongar, Timuçin Günesen, Fatma Toksoy,
Fatma Çetin, Havva Arın yazıları ile katkı sağlayarak helal ve tayyib yaşantımız için bilgilendirmeye devam
etmektedirler.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER
GİMDES Başkanı